SAYI 218

BJK1OTO GALERİLERİ TARTIŞILIYOR
Birçok semtte otoparkları işgal eden galerici esnafı yine gündemde… Dükkanların önlerini acık hava galeri merkezi olarak kullanan otomobil satıcılarının bir kısmının belirlenen yerlere taşınması bazı semtleri rahat ettirdi. Ancak çoğunun yerinden bile kıpırdamaması kendi aralarında bile sorunlara yol açıyor. Vatandaşlar “Birçok yaya kaldırımından geçecek yer bulamıyoruz” derken, galericilerde “Önceden izin verilmeseydi. Bu kadar yatırım yaptık” diye yakınıyorlar. Bakanlık emri ile yeni yerlerine taşınan bazı oto galericileri ise, taşınmayanlara isyan ederek, “Aramızda bile ikilik çıkardılar. Yaptırım olmayacağını bilseydik yerimizden kıpırdamazdık” şeklinde konuşuyorlar. Taşınmayanlar ise şehir dışına çıkmanın satışları azaltacağını savunuyor.

BEŞİKTAŞ’TA DA AYNI DERT
Oto galerilerinin birçoğu İstanbul’un değişik semtlerine yayılmış durumda… Beşiktaş ilçesinde de sayıları oldukça fazla. Etiler, Levent kısmında yoğunlukta bulunan galericilerin sayısı, Beşiktaş Fulya ve çevresinde de oldukça fazla… Beşiktaş’ın daha alt kısımlarında deniz kesiminde de oldukça fazla dükkan açan galericilerin akibetinin ne olacağı merak konusu… Denetimlerin yetersiz kaldığını söyleyen yetkililer, oto galerileri için ayrılan yerlere bir an önce geçilmesiyle bu karmaşanın giderilebileceğinin altını çiziyor.

Gençler merdivene hayat verecek
Merdivenli sokaklar üniversitelerle yeni bir yüze bürünüyor. Bir firmanın genç tasarımcı adayları ile gerçekleştireceği projeyle Beşiktaş ilçesinin de yer aldığı belirtildi. İstanbul’un 7 ilçeside proje kapsamında… Böylelikle tüm merdivenli sokakların yenileneceği duyuruldu. Merdiven basamağı ürünü ile kaplanacak olan sokaklar için söz konusu yarışma 15 Mayıs’ta sona ermiş olacak. Yarışma sonucunda her bir merdivenli sokak için birinci seçilen tasarıma 5 bin lira ödül verilecek. Birici seçilen 8 merdivenli sokak tasarımı arasından yeniden bir değerlendirme yapılacak.

Yeni Parti
meydana indi

BEŞİKTAŞ- Yeni Parti Beşiktaş İlçe Başkanlığı 13 Mart’ta başlayan 13 Nisan 2010 tarihinde son bulacak olan Beşiktaş Meydanı ve Ortaköy Meydanı’nda parti tanıtım çalışmalarını tüm hızıyla sürdürüyor. Beşiktaş Meydanı’nda gerçekleştirilen ilk tanıtım etkinlikleri Beşiktaşlılar’dan büyük ilgi gördü. Stantta; Yeni Parti’yi tanıtan el ilanları, broşürler ve 14 Soruda Yeni Partiyi tanıtan kitapçıklar dağıtıldı. Yeni Parti’nin tanıtımları arasında ise şu cümleler yer alıyor: ‘Vatan, Namus, Ahde Vefa için yola çıkan Yeni Partililer’in amacı, Mustafa Kemal Atatürk’ün ilke ve devrimleri ışığında, Milli Mücadele döneminden gelen ulusalcı bir ruhla, tam bağımsız, demokratik,eşitlikçi ve laik, hukukun üstünlüğünü benimseyen bir Türkiye yaratmaktır.’

Sosyete pazarındaki kaosa son nokta!..

ULUS- İstanbullular sosyete pazarını yeniden konuşmaya başladı. Ulus Pazarı yıllardır bitmeyen bir dava haline geldi. Önce yerinden taşındı, ardından yeni yerinde sorunlar çıktı. Ardından pazarcılar harekete geçti…Ve geçen hafta içinde bu pazarla ilgili bir karar çıktığı belirtildi. Buna göre; Sosyete Pazarı olarak bilinen bu pazar, artık İstanbul Büyükşehir Belediyesi meclis kararıyla Çayır Sokak’ta kurulacak ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından işletilecek. Edinilen bilgiye göre, bundan 5 yıl önce mahalle sakinlerinin şikayeti üzerine Beşiktaş Belediyesi tarafından kaldırıldığı ifade ediliyor. Buna göre Büyükşehir ve ilçe belediyesi adı geçen yerde pazarın kurulabilmesi için plan tadilatı teklifinde bulunduğu kaydediliyor. Her iki belediye de, söz konusu arazinin haftanın 1 günü Ulus Pazarı olarak kullanılması, 6 günü ise otopark olarak işletilmesi için İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nden yetki istedi. Araziye kurulacak pazarla ilgili olarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin teklifi kabul edildi. Ortaköy’de kurulması düşünülen pazarın tezgahlarını İstanbul Büyükşehir Belediyesi satacak.

KENTİ ANLATIYORLAR

Beşiktaşlılar bir araya gelip sorunlarına çözüm önerileri arıyor. Beşiktaş Belediye resmi intersitesinde Beşiktaş Gönüllülerinin çalışmaları ele alındı. Yetkililer konuyu şöyle aktarıyor: “Beşiktaş Gönüllüleri, Beşiktaş kentinde yaşayan ve yaşadıkları kent için düşünen, fikir üreten, fikirlerini projeye dönüştüren gönüllü bir örgütlenme. Bu gönüllü örgütlenme Beşiktaş’taki 23 mahalleye de yayılmış durumda. Her mahalledeki gönüllüler kendi aralarında toplanıyor, mahallelerinin sorunlarını tartışıyor ve çözüm önerileri geliştiriyor. Rutin mahalle toplantıları devam ederken, Nisbetiye Mahallesi Gönüllüleri’nden, profesyonel rehber Tolon Sökmen önerisiyle Beşiktaş Gönüllüleri kentlerinin bilinmeyen yönlerini de tanımaya başladılar” İlk gezi, Mart’ın ikinci haftasında gerçekleştirildi. Yetkililer gerçekleştirilen kültür gezisi ile ilgili Beşiktaşlıların, yaşadığımız kentten kimlerin gelip geçtiğini, sanatı ve kültürlerini ve nasıl izler bıraktıklarını tanımasını sağladığını söyledi. Gezinin ilk rotası, İstanbul kent tarihinin ilk izlerini barındıran, Bizans ve Osmanlı’nın saraylarını inşa ettiği “Tarihi Yarımada” idi.

‘SİZİ ÇOK SEVİYORUZ”

Beşiktaş Belediyesi Yaşlılar Haftası dolayısıyla özel bir kutlama gerçekleştirdi. Mart ayı içindeki tarihler arasında Beşiktaş’ta yaşlılar için birbirinden değişik organizasyonlar hayat buldu.
Buna göre yapılan açıklamada şu detaylar yer aldı: “Yaşlıların sorunlarının ele alındığı, kamuoyunda bu sorunlara yönelik bilinçlilik yaratmanın hedeflendiği Yaşlılar Haftası tüm dünyada 18-24 Mart 2010 tarihleri arasında kutlanıyor. Beşiktaş Belediyesi hafta kapsamında Alzheimer Vakfı ve Türk Geriatri Vakfı işbirliğiyle özel bir etkinlik hazırladı”
Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal’ın da konuşmacı olarak katıldığı, iki saat süren ‘Yaşlanmak Değil Yaş Almaktır Hayat’ toplantısı, 24 Mart Çarşamba günü Akatlar Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.
Açılış konuşmasını Hakkı Devrim’in yaptığı etkinliğe, Alzheimer Vakfı Başkanı Prof. Dr. Engin Eker, TÜGEV Bilimsel İcra Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ahmet Turan Işık, yazar Hıfzı Topuz, Yazar Kemal Bekir, Yazar Öner Ciravoğlu, heykeltıraş Mehmet Aksoy, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi eski Dekanı Prof. Dr. Sedat Katırcıoğlu, Eski Turizm Bakanı Ali İhsan Göğüş de konuşmacı olarak katıldılar… Etkinlikte ayrıca ‘Yaşlılığın eee Hali’ film gösterimi de yapıldı.

AFET HALİNDE ACİL TOPLANACAK YERLER

Beşiktaş Belediyesi Afet Yönetim Merkezi, olası bir afet sonrası için yerleşim planı hazırlayarak, Beşiktaş’taki her mahalle için afet toplanma alanı belirledi. Toplam 23 mahalle için ayrı ayrı toplanma alanlarının oluşturulduğu duyuruldu. Erken Bizans Dönemi’nde önemli bir ibadet merkezi olan Arnavutköy semti, 1500 yıllık tarihe sahip. İsmini, 1453’de Fatih’in İstanbul’u fethetmesiyle semti korumak için görevlendirilen, Arnavut asıllı yeniçerilerden alan mahalle, 19. yy’ın mesire yerlerinden biri olarak biliniyor. Yüzyılın ikinci yarısında çıkan yangınlar, tarihi binaların yok olması, yerine beton binaların yerleşlmesine yol açsa da, günümüzde neredeyse 5000 kişilik nüfusa sahip olan semt halen tarihi dokusunu koruyor. Resmi kayıtlara göre 4625 kişinin nüfus kaydı olan Arnavutköy Mahallesi’nin cadde ve sokak adları belirtilerek Beşiktaş Belediyesi olası bir afet zamanında mahalle sakinlerinin nerede toplanacakları konusunda açıklamada bulundu. Buna göre 1000 m2’lik alanıyla Arnavutköy Karma Rum İ.Ö. Bahçesi, şu cadde ve sokak sakinlerini barındıracak: ‘Bebek Arnavutköy Caddesi, Abdulhak Molla Sokak, Arnavutköy Dere Sokak, Dere Çıkmazı, Satış Meydanı Sokak, Sebzeci Bayram Sokak’ 1900 m2’lik alanıyla Ayazma Parkı’nın kapsadığı sokaklar ise şöyle: ‘Elçi Sokak, Lütfiye Mevkii Sokak, Merdiven Sokak, Vezir Köşkü So-
kak’ 23300 m2’lik Bebek Arnavutköy Cad. Üzerindeki Otel İnşaatı alanında şu cadde ve sokak isimleri bulunuyor: ‘Boyalı Köşk Sokak, Setüstü Sokak, Francalacı Caddesi’ 800 m2’lik alanıyla Boğaziçi Spor Kulübü’nde şu sokak sakinleri olası bir afet durumunda toplanacaklar: ‘Eğlence Sokak, Girgin Sokak, Kamacı Sokak, Kireçhane Çıkmazı, Oğul Sokak, Oğul Çıkmazı, Parmaklık Sokak, Sucu Bahçesi Sokak, Tayyareci Suphi Sokak’ 20 bin m2’lik alanıyla Kortel Korusu yanındaki boş alanda şu sokak isimleri yer alıyor: ‘Haremeyn Çıkmazı, Haremeyn Sokak, Palacı Sokak, Beyazgül Sokak, Düz Yol Sokak, Kireçhane Sokak, Sekbanlar Sokak, Aziz Ogan Sokak, Ercüment Ekrem Talu Sokak, Reşat Nuri Güntekin Sokak’ 2000 m2’lik alanıyla Robert Koleji Bahçes’nde olası afet durumunda şu sokak sakinleri toplanacak: ‘Adalı Fettah Sokak, Adalı Sokak, Bakkal Sokak, Çeşme Sokak, Dubaracı Sokak, Dulkadiroğulları Çıkmazı, Dulkadiroğulları Sokak, Erzurumlu Şükrü Paşa Sokak, Fırancalacı Sokak, Kolej Sokak, Kolej Yolu Sokak, Körkadı Sokak, Mumhane Sokak, Nergis Sokak, Set Sokak, Tekkeci Sokak, Üvez Sokak.’

MAHALLELERİN SORUNLARINI DİNLİYOR ÇÖZÜM ARIYORUZ

Beşiktaş kentlisinin sorunlarını öğrenebilmek ve çözüm bulabilmek amacıyla tekrar mahallelere dağıldık. Her mahallede yüzlerce kişi ile konuştuk ve görüşler aldık. İşte Balmumcu Mahalle sakinlerinin görüşleri:
Adnan Çalışkan: İsmail Ünal’dan gerçekten çok memnunuz. Balmumcu Mahallesi’nde öncelikle biriken suları yok etsin ve kaldırımları halletsin başka fazla bir sorun olduğunu zannetmiyorum. Ortaköy Dereboyu’nda trafik çok sıkışıyor, oraya bir çare bulmasını istiyoruz. Bir de sokak köpeklerinden çok sıkıntımız var sürekli saldırıyorlar hatta bir defa beni de ısırdılar. Çözüm bulsunlar.
Ayşe: İsmail Ünal, Beşiktaş’ı daha da güzelleştirebilir. Beşiktaş ana merkez olarak Balmumcu aşağısı ana sahil iskelenin olduğu yerlerdir. Kaldırımlarına caddelerine bakılsın, insanlarla daha çok dialoğa girilsin. Biz Belediye Başkanını sürekli aramızda görmek istiyoruz. Beşiktaş’ın temizliği çok güzel günde üç dört defa çöpleri alıyorlar zaten ona bir lafımız yok özellikle belirtelim. Burada arabalar çok hızlı gidiyor, asfaltlara hız kesiciler konulabilir. Parklarda köpek sahipleri için köpeklerin pisliklerini yaptırmamaları için, uyarı tabelaları istiyoruz.
Beste Silahçı: İsmail Ünal’dan genel olarak memnunuz. Çok ilgili ama tabi kentleşmenin verdiği kalabalıktan dolayı da bazı eksikler oluyor. Beşiktaş ilçesi büyük bir ilçe bizim sorunumuzdan biri trafik daha ziyade Balmumcu ve Ortaköy civarında trafik ve otopark sorunumuz var ama genel olarak Belediye Başkanından memnunuz. Her türlü acil durumlarda da yardıma geliyorlar. Kentleşmeden dolayı çok site sorunu var, araba çokluğu var. Şu anki yeşil alanı bozmadan daha yeşil alana yönelik biraz daha park ve bahçeler yapılmasını isteriz.
Duygu: Genel olarak Beşiktaş Belediyesi ve İsmail Ünal’dan memnunuz. Ama Balmumcu Mahallesi olarak isteklerimiz var. Parktan dolayı çocuk parkından ve genel güvenlikten memnun değiliz, parkımızın değişmesini ve güvenliğinin sağlanmasını istiyoruz. Devamlı en azından bir polis ekibinin dolaşmasını istiyoruz. Genel olarak memnunuz, temizlik çok güzel ama parklar ve güvenlikten şikayetimiz çok.
Feyza: Genel olarak belediyenin ve İsmail Ünal’ın hizmetlerinden memnunum. Ama genelde annelerin şikayetidir mutlaka ki Balmumcu’da çocuk parkından şikayetçiyim çok az çocukların eğlenebileceği bir alan var bir kaydırak iki tane salıncaktan ibaret. Mümkünse parkın daha güzelleştirilip şenlendirilmesini istiyoruz kapı istiyoruz çocuklarımızın güvenliği için ve ayrıca sadece gece değil gündüz de burada serseri diyeceğim kişiler var, çok rahatsız oluyoruz. Parkın ışıklandırılmasını istiyoruz Balmumcu sakinleri olarak Beşiktaş pazarına servis koymuşlar çok memnun kaldık teşekkür ederiz ama Beşiktaş’a her gün servis olursa daha memnun oluruz.
Güler Ozan: Beşiktaş Belediyesi’nden ve Başkan’dan memnunuz ama benim bir ricam var, artık yaşlandık. 35 senedir buradayız biz buraya bir market açılmasını istiyoruz. Alışveriş yapmak için çok uzağa gitmemiz gerekiyor biz kaç defa müracaat ettik. İlgilenilmesini istiyoruz.
Gülümser: Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal’ın seçilmesine geçte olsa önce hayırlı olsun diyorum. Genelde memnunum pek bir şikayetim yok ama köpekler sorun oluyor. Sahipli köpeklerden de bilhassa şikayetçiyiz. Köpekleriyle ilgilenmiyorlar, pislettikleri zaman temizliğini yapmıyorlar. Özellikle bunlardan çok şikayetçiyim.
Hakan: Bütün Beşiktaş’ı göz önüne alırsak işler yavaş gidiyor. Memnun olduğumuz hizmetleri arasında çöplerimizin toplanması yer alıyor. Parkımız da güzel, bir umumi tuvalet istiyoruz.
Hakan Yılmazer: Şu anda gördüklerimiz ve şu ana kadar olanlardan Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal’dan memnunuz tabi ki yapmak istedikleri şeyler var. En azından park çevresi ve yolların temizliği güzel ama yine de eksikler var. Akşamları geceleri çok yabancı insanlar geliyor, içki içiyorlar. Burada güvenlik zaafiyeti var bununla ilgilenilmesini istiyoruz.
Hasan: Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal’a öncelikle teşekkür ederiz ama Balmumcu parkında bir sorun var içkicisinden esrarcısından serserisinden bu parkı temizlemesini istiyoruz. Acilen bunun çözümlenmesini istiyoruz.
Hasan Değerli: Beşiktaş’ın aslında birşeye ihtiyacı yok Beşiktaş’ın huzura, sakinliğe ihtiyacı var. Beşiktaş’ta paralar doğru yerlere harcansın fakir fukara tesbit edilip Belediye Başkanı tarafından ilgilenilmesi lazım. Başkana da selam saygı ve sevgilerimi gönderiyorum.
Köksal: Daha iyi hizmetlerini bekliyoruz. Gerek çevre temizliği olsun gerekse yol düzeni olsun ki bir çok trafik ışıklarının yanmadığını görüyoruz. Bu sorunlara bakılsın. Genel olarak baktığımızda çevre sakinlerinin hoşnut olmadığı durumları görüyoruz temizliğin dışındaki çalışmalara da itina gösterilsin.
Mehmet: Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal’dan memnunuz. Ama bizim parkımızda sorunlar oluyor Parka aileler rahat giremiyor özellikle de gece dolaşamıyorlar gündüzleri de oluyor ama gece çok kötü. Beşiktaş’a ve alt yapıda yollarda asfaltlamalarda sıkıntılar yaşıyoruz.
Mustafa Nehir: Beşiktaş Belediye Başkanı’nın kendisinden genel olarak memnunuz. Ama Balmumcu mahallesi olarak sıkıntılar var, yolların durumu asfaltın çukurları park ve bahçelerde sıkıntılarımız var. Genelde memnunuz iyi bir Başkan iyi bir yönetim sergiliyor diyebiliriz.
Numan: Biz kendisinden memnunuz ama özellikle bu parkın bakıma onarıma güvenliğe ihtiyacı var. Daha yeşilliğe önem göstermesini istiyoruz, top sahası yok, sporla ilgili bişeyler yapılmasını istiyoruz. Biraz daha bu mahalleye de ilgi gösterilmesini istiyoruz.
Onurcan: Kendisinden memnunuz genel anlamda. Fakat bazı yollar bozuk, parka bir çeşme lazım. Var olan çeşmeyi açınca çalışmıyor, su akmıyor, onarılmasını istiyoruz. Basket potaları var ama kale yok. Genel bakarsak İsmail Ünal’ın çalışmalarını beğeniyorum.
Savaş Ertürk: Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal’ın genel çalışmalarından memnunum. Sadece yolların durumu özellikle de Balmumcu Mahallesi’ndeki yolların durumu elden geçirilmeli. Arabaların yağmurlu havalarda insanların üzerine bu çukurlar yüzünden çok su sıçrattıklarını görüyoruz.
Şenol: Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal’dan çok memnunuz. Başarılarının devamını diliyoruz fakat bu Balmumcu parkına yapabilirse bir umumi tuvalet istiyoruz.
Servet Gülfidan: Çok memnunum devamını bekliyorum hizmetlerin ama İsmail Ünal’dan mahallemize bir servis koymasını istiyorum, minibüs olsun istiyorum mahallemize çünkü alışverişe gidip gelmek çok eziyetli oluyor ve burada market olmadığı için çok zorlanıyoruz.
Sevgi: Belediye Başkanımız İsmail Ünal çalışıyor gerçekten memnunuz. Ama Balmumcu Mahallesi diğer mahallelere göre arka planda kalıyor sanki… Etkinlik yok neden burası ayrı tutuluyor muhtarlığımızın arka tarafında olan park değerlendirilebilir mesela… Balmumcu’da kaynaşabilmek için bir ortam gerekiyor ben yaşam evi gibi istemiyorum, daha modern bir yerin olması hoş ve güzel olur. Zaten temizlik konusunda bir problemimiz yok genel olarak memnunuz. Asfaltlama gibi sorunlarımız var Dikimevi’nin önündeki yol çok kötü. Bestekar Şevki Bey Sokağı yani Enka’ların arkalarında bulunan sokakta çok hızlı geçişler oluyor oraya bir hız kesici kamera yada azami hız levhaları gibi şeyler konulabilir.
Vedat Öner: İsmail Ünal’dan Ortaköy karmaşasını kaldırmasını istiyorum. Sabah akşam saatlerinin dışında gündüzde trafik karmaşasını yaşıyoruz. Otobüsler cebe giremediği için yolcuyu yoldan alıyor, bunların kargaşanın giderilmesini istiyorum, Bir de Barbaros Bulvarı’ndaki trafik sorunlarımız çok…
Veysel Kargı: Genelde kendisinden memnunum. Düzenli bir gazete okuyucusu olarak bir yazı okudum ben… Ortaköy’deki esnaf insanların durumuyla ilgili onların da kendilerinden başka bakmakla mesul oldukları kişiler var, onlarında muhakkak mağdur etmeden mi böyle bi uygulama yapıldı… Pazar kapatıldı, yoksa alternatifsiz mi kaldırıldı. Kendisinden bunun açıklamasını ve özeleştirisini vermesini istiyorum. Beşiktaş merkezde de Tansaş’ın olduğu yeri kaldırdı görüntü itibariyle güzel bir görüntü ortaya çıktı ama ordaki esnaflar dağıldılar. Beşiktaş’ı çok iyi bildiğim, yaşadığım için bunları çok iyi biliyorum. Belediye Başkanımız İsmail Ünal’da Beşiktaş’ı çok iyi tanıyan bir kişidir. Mutlaka Beşiktaş hayrına iyi işler yapıyordur. Benim tespit ettiğim otopark sorunu var. Ancak bu konu sade Beşiktaşla ilgili değil, vatandaş olarak bunun bilincindeyiz. Tüm İstanbul’un otopark ve ulaşım sorunu var. Beşiktaş’taki dar sokaklar ve gelişi güzel parklar trafiği aksatıyor. Belediyenin emniyetle ortak bir çalışma yapmasını arzuluyorum. Bu sorun ancak bu şekilde ortadan kalkar. Beşiktaş Belediye Başkanımızı seviyoruz, başarılarının devamını diliyoruz. Bir 5 yıl daha isteriz. Genelde Beşiktaş Belediyesi’nin çalışmalarını beğeniyorum.

BEŞİKTAŞ KENTLİSİNE ÜCRETSİZ KURSLAR…

Beşiktaş Belediyesi’nin, Halk Eğitim Merkezi ile ortaklaşa tüm Beşiktaş Kentlilerine ücretsiz olarak el emeği değerlendirme ve meslek edindirme kursları sunuyor. Yabancı dilden yağlıboya resime, bilgisayardan takı tasarımına kadar pek çok farklı alanda kendinizi yetiştirmek, geliştirmek, bu kursun sonunda kendinize yeni bir mesleki beceri edinmek mümkün. Kurs programını başarı ile tamamlayan katılımcılara, Milli Eğitim bakanlığı tarafından onaylı eğitim sertifikaları veriliyor. Bu programlar arasında geçtiğimiz sene en çok ilgi gören alanlardan bir tanesi resim kursuydu. 7’den 77’ye bir çok kişinin dikkatini çeken bu kurs alanında ekip olarak çalışmayı, resim yapma tekniklerinden objeleri kağıda dökerken buradaki ayrıntılar uzmanlarınca ele alınıyor ve kursiyerlere aktarılıyor. Beşiktaş Belediyesi ile Beşiktaş Halk Eğitim Merkezi işbirliğinde gerçekleşen ücretsiz kurslar başlığındaki program kapsamında, Karakalem Tekniği, Pastel Boya, Sulu Boya, Yağlı Boya yer alıyor. Kurs, Ortaköy Kültür Merkezi’nde gerçekleştiriliyor. Resim Kursu’na katılan herkes 09:00-16:00 saatleri arasında eğitmenleriyle birlikte resim çalışabiliyor. Detaylı bilgi için Beşiktaş Belediyesi’nin ücretsiz danışma hattı olan 444 44 55 nolu telefonu arayabilirsiniz.
Bahar temizliği devam ediyor
Baharın yüzünü gösterdiği şu haftalarda Beşiktaş Belediyesi de Beşiktaş kentlisini çevresel duyarlılığıyla birlikte yüzünü güldürecek temizlik işlerine tüm hızıyla devam ediyor. Beşiktaş Belediyesi, Temizlik İşleri Müdürlüğü, Beşiktaş İlçesi sınırları içerisinde bulunan 23 mahallenin temizlik faaliyetleri ile evsel atıklar, evsel atıklar dışında çıkan (koltuk, çek-yat, kanepe, yatak v.b) atıkların toplanmasını ve naklini çok kısa süre içinde sağlıyor. Konuyla ilgili olarak verilen bilgiler ise şöyle: “Temizlik İşleri Müdürlüğü, ana arterler, caddeler, sokaklar, ara sokaklar, meydanlar, tretuarlar, boş alanlar, sahiller, semt pazar yerleri, daimi pazar yerleri ile benzeri yerlerin temizliği, yine çevre sakinlerimizin ikametgâhları ile çevre esnaflarımızın iş yerlerinin faaliyette bulunduğu özel ve kamu binaları, site alanları ile diğer alanlarda çöplerin düzenlenen programa göre 24 saat ilçenin araç ve trafik durumuna göre mevcut çöplerin toplanması, toplanan çöplerin naklini de sağlar. İlçenin çevre temizliği açısından meydanların, cadde ve sokakların süpürtülmesi, semt pazar yerleri ile daimi pazar yerlerinin süpürtülmesi ve bu alanların ihtiyaca göre yıkanmasını sağlar.”
Temizlik denince elbette akla çevresel duyarlılıkla beraber sağlık konusundaki kriterler de geliyor. Bu konuya da detaylıca değinen yetkililer şunları aktarıyor: “Müdürlüğümüz diğer hizmet müdürlükleri ile sürekli koordineli olarak çalışmaktadır. Sağlık İşleri Müdürlüğü ile tıbbi atıkların toplanmasını, Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü ile Tehlikeli Atık Geri Dönüşüm Atıklarının toplanmasını, deniz temizliği gibi faaliyetlerde, yine Park ve Bahçeler Müdürlüğü’nün belediyemiz sınırları içerisinde her türlü çalışmalarından çıkan (çalı, çırpı, çim gibi ) atıkların alınmasından gerekli destek müdürlüğümüzce de verilmektedir. Temizlik faaliyetlerinin gerçekleştirilmesinde görev alanımıza giren temizlik çalışmaları, reklam amaçlı asılan afişlerin kaldırılması sonucunda görüntü kirliliği yaratan atıkların temizlenmesi ve belediyemiz diğer birim müdürlüklerinin hizmetlerinde mevsim durumuna göre ilçemizin konumu itibarıyla ibadet yerleri, mezarlıkların temizlenmesi, ilaçlanarak dezenfekte edilmesi, mevcut atık noktaları ile çöp konteynerlerinin yıkanması, ilaçlanarak dezenfekte edilmesi, ızgara ve mazgalların ilaçlanması, bölgelerdeki her türlü atık kutuları ve çöp konteynerlerinin bakım ve onarımı ile boyanması, tretuarların sarı beyaz renge boyanması, kar mevsiminde ise mevcut bölgelerdeki yaya geçiş yolları, yaya üst geçit merdivenlerin karlardan temizlenmesi ve temizlenen yerlerin tuzlanmasına destek verilmektedir.”

AKATLAR KÜLTÜR MERKEZİ SANAT ETKİNLİKLERİ

Beşiktaş Belediyesi Akatlar Kültür Merkezi’nde Nisan ayında yine birbirinden güzel oyunlar sanatseverleri bekliyor. Geçtiğimiz ay içinde değişik konsepte küçükten büyüğe herkesin beğenisine hitap eden oyunlar, Akatlar Kültür Merkezi Melih Cevdet Anday Sahnesi’nde sanatseverler ile buluştu. Bunlardan bir tanesi de güldürü politik oyun olarak bilinen Kirli Çıkı’ydı. Mart ayının başında ve 29’unda gerçekleşen oyun, Tiyatro Martı tarafından sahneye konuldu. Oyunun konusu şöyle aktarılıyor:
“Birinci perdede Viyana kapılarında bozguna uğramış Osmanlı’da yeni sadrazam olarak başa Hayret Ağa gelmiştir. Fransızlar’a tanıdığı ayrıcalıklar, ipekçi esnafının çökmesine neden olur. Derdini anlatan esnafın ise kafasını gözünü patlatır, patlattırır. Kendi halkına karşı şahin ve acımasızken, erk ve güç sahiplerine yabancılara kuzudur. Gün gelir onun kavuğunu devirirler. İkinci perde de ise günümüz Cumhuriyeti’nde halkın içindeyiz. Satılığa çıkarılmış aşklar, bastırılmış mahallenin sözüm ona baskısı, evlilik hesaplarını tutturamayanlar, kadri bilinmeyen Kadriyeler, Beyoğlu’nda gezenler, bir işçi ailesinden trajikomik düşler ve tabiki tekel direnişi ile oyunumuz biter.”
Akatlar Kültür Merkezi Melih Cevdet Anday Sahnesi’ndeki bir diğer oyun da 22 Mart’ta W. Gordon Smith’in Van Gogh adlı eseriydi. Ülkü Tamer’in çevirdiği oyunda Hakan Gerçek yönetti ve oynadı. Akatlar Kültür Merkezi Melih Cevdet Anday Sahnesi’nde seyirciyle buluşan oyunla ilgili diğer detaylar şöyle: “ Oynayan-yöneten: Hakan Gerçek. Sahne tasarımı: Nurullan Tuncer. Işık tasarımı: Cem Yılmazer. Kostüm-aksesuar: Aslı Ataseven. Video tasarımı: Doğuş Bitecik. Müzik: Aria. Vokal: Oya Küçümen. Yönetmen Yardımcısı: Müge Toygartepe. Asistan: Nur Dilara Gül.”
Akatlar Kültür Merkezi’ndeki bir diğer oyun da Uygur Tiyatrosu’ndandı… Bu dünya hepimizin adlı çocuk oyunu ile seyircisiyle buluşan ekip, Mart ayı boyunca bir çok günde sahne aldı. Mart ayının ilk haftasında başlayan oyun telaşı, hafta sonları olmak üzere her hafta 28 Mart ‘a kadar devam etti. Oyunla ilgili şunlar söyleniyor: “Bu dünyayı çocuklarımız bize emanet etti. Peki, biz gönül rahatlığıyla “emanete hıyanet etmedik” diyebiliyor muyuz? Çocuklarımızın da kendi çocukları tarafından “hıyanet etmekle” suçlanmaması için; onları uyarmalı, bilgilendirmeli ve bilinçlendirmeliyiz. Tiyatro bu iş için etkili araçlardan biri. Çünkü onlara “parmak sallayarak” değil; göstererek, eğlendirerek, düşünmelerini sağlayarak ulaşmanın en kolay yolu. Birileri; iyi ve yaşanası bir dünya için bir şeyler yapmalı. Biz bunun için en iyi bildiğimiz şeyi, tiyatroyu seçtik. Çocuklarımızın yüzüne daha rahat bakabilmek için. “İstediğimi yaparım” diyenlere, dünyayı kendi malı gibi görenlere “Bu Dünya Hepimizin” diyebilmek için.”
Melih Cevdet Anday Sahnesi’nde ilgiyle izlenen bir diğer oyun ‘Sen olmasaydın’dı. Oyunun künyesi ise şöyle: “Yazan: Uğur Uludağ. Yöneten: Uğur Uludağ. Yönetmen Yardımcısı: Gülçin Hatıhan. Görsel Tasarım: Gülçin Hatıhan. Işık/Efekt: Namık Şanlı. Oyuncular: İbrahim Yazıcı, Gülçin Hatıhan, Özgür Çebioğlu” Mart ayının üçüncü haftasında seyircisiyle buluşan ‘Sen Olmasaydın’ oyunu, büyük ilgi gördü. Uğur Uludağ’ın yazıp yönettiği oyun, önceki haftalarda da Melih Cevdet Anday Sahnesi’ndeydi. Konuyla ilgili şunlar söyleniyor: “Biz olabilmek için, “ben” olmaktan vazgeçenlerin hikayesi. Ekibimizde, ilk kez Uğur Uludağ dışında birinin yönetmenliğinde bir çalışma. Kaygan Zemin isimli oyunumuzun yardımcı yönetmenliğini yapan Enginay Gültekin’in ilk yönetmenliği. Broadway ve Istanbul’da aynı anda, farklı iki kadın yönetmenin bakış açısı ile sahnelendi.”

Dünya Tiyatrolar Günü ve Shakespeare

Dünya Tiyatrolar Günü, Beşiktaş Belediyesi’nin düzenlediği özel bir organizasyonla güne damgasını vurdu. 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü, Beşiktaş Belediyesi tarafından düzenlenen “Ustalara Saygı” toplantıları kapsamında kutlandı. “Ustalara Saygı 27 Mart Özel” programı, Akatlar Kültür Merkezi’nde Melih Cevdet Anday Sahnesi’nde izlendi.
Faruk Şüyün’ün beş sezondur kültür-sanat dünyasının duayenleri için hazırladığı “Ustalara Saygı” gecelerinin geçtiğimiz haftaki konukları birçok ustanın soluk alıp verme alanı olan tiyatronun bizzat kendisiyle ilgiliydi. “Ustalara Saygı” kapsamında gelmiş geçmiş en büyük tiyatro ustası Shakespeare’in yapıtlarından hazırlanan bir programla kutlama da gerçekleşmiş oldu.
Gelmiş geçmiş en büyük tiyatro ustası Shakespeare’in yapıtlarından hazırlanan programın sunulduğu etkinlikte, Talat Sait Halman’ın ”Türk Shakespeare: Shakespeare’in Dünyasında Kahramanlar ve Soytarılar” adlı yapıtı Metin Belgin’in düzenlemesi ile seyircilere sunuldu.
Shakespeare’in ünlü eserlerinden bölümlerin yanı sıra Shakespeareli hikayelerle örülen çalışmanın yeni yorumunda Türk tiyatrosunun ustaları da sahnede buluştu. Oyunda Erhan Abir, Hümay Güldağ, Levent Özdilek, Metin Belgin, Naşit Özcan, Şebnem Köstem, Tansel Öngel ve Toron Karacaoğlu rol aldı. Eserde, Özlem Kavaller de piyano başında görev yaptı.
24 Nisan 1592’te Stratford-Upon-Avon’da doğan Shakespeare’in yaşamı hakkında bilinenler kilise, mahkeme ve tapu kayıtları gibi resmi belgelerle çağdaşlarının onun kişiliği ve eserleri hakkında yazdıklarına dayanır. Klasik oyunlar ile yazarların yaşamlarını oyunlaştırmada usta bir yazar ve yönetmen olarak kabul edilen tarafından yazılan ve sahnelenen Şu Bizim Will (William Shakespeare’in Yaşamı) adlı oyun, şairin oyunlarına da ilginç bir dramaturjiyle yaklaşmaktadır.

MUSTAFA KEMAL MERKEZİ SANAT ETKİNLİKLERİ

Beşiktaş Belediyesi Mustafa Kemal Merkezi’nde program yine dopdolu… Mart ayında seçkin sanatçılar MKM’de sanatseverler ile buluşmuştu ve Nisan ve Mayıs ayında da kaçırılmayacak etkinlik programı sizleri bekliyor. Brezilyalılığının kültürel geleneği çerçevesinde tutkulu ataklığı ve bu özelliklerini sarmalayan duygusallığı, Cristina Ortiz`in müzik üretiminin odak noktasını oluşturuyor. Ian Hobson Mustafa Kemal Merkezi’nde 14 Nisan’de sevenleriyle buluşacak. Ian Hobson hakkında ise şunlar söyleniyor: “Ian Hobson, A.B.D. odaklı bir müzisyen. Dünyanın en önemli müzik ortamlarından sık sık geçse de çalışmalarının merkezini Kuzey Amerika oluşturuyor. Ünlü piyano virtüözü, müzisyenliğinin ayrı bir yönü olan orkestra şefliği ile kendi kurduğu Sinfonia da Camera orkestrasıyla opera müziğine, yine kendi kurduğu Zephyr plak şirketi ile klasik müzik yayıncılığına hizmet ediyor. Piyanist, orkestra şefi ve eğitimci olarak dünyanın dört bir köşesinde sürdürdüğü çalışmalar ile ünlenen Ian Hobson, İngiltere’de doğup, müzik eğitimini Royal Academy of Music ve Cambridge üniversitesinde tamamladı. Leeds Uluslararası piyano yarışmasını kazandığı 1981 yılı Hobson için bir dönüm noktası oldu ve yarışmalar, ödüller, resital ve konserler ile dolu geçecek bir büyük yaşamın ilk pırıltısıyla hayatı değişti. Alice Tully Hall, New York Mostly Mozart Festival, Bard Music festivallerine katılımları, başlıcaları arasında Carnegie Hall ve Lincoln Center’ın yer aldığı önemli salonlar Ian Hobson’un parlak kariyerine damgalarını vurdu. Ian Hobson, dünyanın en büyük ve önemli orkestraları eşliğinde solist olarak sahneye çıkıyor. Hobson’un bugüne kadar yayınlanmış 60 albümü bulunuyor.”
Mustafa Kemal Merkezi’nde bir diğer etkinlik de, 12 Mayıs günü Atilla İlhan Salonu’nda gerçekleşecek. Piyano’nun büyük hanımefendisi denilen ünlü sanatçı Cristina Ortiz, Beşiktaş’ta hayranlarıyla bir araya gelecek. Brezilyalılığının kültürel geleneği çerçevesinde tutkulu ataklığı ve bu özelliklerini sarmalayan duygusallığı, Cristina Ortiz’in müzik üretiminin odak noktasını oluşturuyor. Bundan iki yıl önce İstanbul Resitalleri’nde ilk kez sahneye çıkan Cristina Ortiz, 2010 resitalinde Chopin yılı nedeniyle sadece Chopin’in eserlerine yer verecek ve 2010 Ocak ayında ünlü bestecinin ülkesi Polonya’da vereceği resital programını Mayıs ayında Beşiktaş’ta tekrarlayacak. 25 yılı aşan konser piyanistliği ve albüm kayıtları, Cristina Ortiz’i dünyanın dört bir yanındaki müzikseverlere kopartılamaz bağlar ile bağladı. Ortiz müziğe adadığı yaşamı boyunca sadece konser ve albüm kayıtları ile yetinmeyerek enerjisini oda müziğinin yaygınlaşmasına ve eğitime ayırdı. Beethoven’dan Bernstein’e uzanan çok zengin repertuarının yanısıra daha az bilinen kompozitörlerin eserlerine de dikkat çekmeyi başaran Ortiz’in bu alanda yapmış olduğu Clara Schumann ve Alma Brasileira albümleri özellikle övgüye değer. Cristina Ortiz dünyanın en ünlü şefleri Vladimir Ashkenazy, Neeme Järvi, Mariss Jansons, David Zinman, en saygıdeğer orkestraları Berlin Philharmonic, Cleveland, Chicago Symphony, Vienna Philharmonic, Czech Philharmonic, Philharmonia, Amsterdam’s Concertgebouw ve Philadelphia orkestraları ile çalışmalarını sürdürüyor.
Bugüne kadar 34 albüm kaydetmiş bulunan Cristina Ortiz’in, Brezilya’lı 20. yüzyıl kompozitörlerinin eserlerini seslendirdiği ‘Le Monde’un Seçimi’ ve ‘5 Diapasons’ etiketleri alan son albümü ‘Alma Brasileira’ adını taşıyor. Mayıs ayında gerçekleşecek olan programın detayları şöyle: “Saf Chopin, Scherlades Chopin Scherzo 1, op. 20. Chopin Balad 2, op. 38. Chopin Scherzo 3, op. 39. Chopin Balad 4, op. 52. Chopin Balad 1, op. 23. Chopin Scherzo 2, op. 31. Chopin Balad 3, op. 47. Chopin Scherzo 4, op. 54.”
Geniş bilgi için telefon:
0212 351 24 56.
MKM Adres: Uğur Mumcu Cad. No:8 Akatlar Beşiktaş
Bilet Ücreti: 50,00 TL – 60,00 TL – 80,00 TL – 100,00 TL .
Biletix Çağrı Merkezi: 0216 556 98 00, Biletix Satış Noktaları, www.biletix.com ve MKM Merkezi Gişesi.

DÜŞLER
AKADEMİSİ-2

Beşiktaş Belediyesi’nin desteğiyle gerçekleşen Düşler Akademisi’nin ikinci dönemi başladı! Düşler gerçek oluyor. Engelli gençlerin ücretsiz olarak kültür sanat eğitimi alabilecekleri Düşler Akademisi, Beşiktaş Belediyesi’nin desteğiyle gençlere kapılarını yeniden açıyor. Konuyla ilgili olarak yapılan açıklama aynen şöyle:
‘Dezavantajlı gençlerimizin engelsiz bir yaşama kavuşmaları için Alternatif Yaşam Derneği (AYDER) ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’nın (UNDP) ortaklaşa geliştirdiği ve Türkiye Vodafone Vakfı’nın maddi desteğiyle hayata geçirilen Düşler Akademisi, Beşiktaş Belediyesi tarafından tahsis edilen mekânlarda eğitim veriyor.’
İkincisinin gerçekleştiği proje, Beşiktaş Belediyesi’nin desteğinin yanı sıra Alternatif Yaşam Derneği (AYDER), Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), Türkiye Vodafone Vakfı ile hayata geçen Düşler Akademisi’nin tanıtımı, geçen senenin Kasım ayının ilk haftasında gerçekleşmişti. Düşler Akademisi’ne başvurular internet üzerinden yapıldı ve formlar üzerinden yapılan ilk değerlendirmelerin ardından öğrenci kabulleri de gerçekleşmişti. Özellikle Dilek Sabancı Parkı, projenin değişik uygulamaları ve konsepti açısından en uygun başlangıç noktası olarak düşünüldü. Ve Bu yıl da ilk verim toplantısı burada gerçekleşti. Yine bu düşünceden yola çıkılarak Dilek Sabancı Parkı’nda çeşitli atölye çalışmaları gerçekleştirilecek.
Bu proje ile ilgili açıklanan hedefler şöyle sıralanıyor:
“Dezavantajlı gençlerin edindikleri yeteneklerini yaşadıkları sosyal alanda kullanarak çevreleriyle eşit koşullarda ilişki sürdürmelerini sağlamak ve böylece bireylerin özgüvenlerini geliştirmek, dezavantajlı gruplar arasında kültürel kaynaşma, sosyal rehabilitasyon ve fırsat eşitliği sağlanmasına katkıda bulunmak, toplumu sivil toplum bilinci ve gönüllülük kavramı ile tanıştırmak; paylaşma, farklı olanı tanıma-kabul etme, farklılıklara uyum sağlama, problem çözme, üretken ve yaratıcı olma gibi değerlerin geliştirilmesine olanak tanıyarak, gençlerin kişisel, gelişimlerine katkıda bulunan doğal bir eğitim alanı oluşturmak, alternatif, yaratıcı ve üretken ruhların önlerindeki engelleri kaldırmak, alt kültür, arabesk düşünce yapısı, yozlaşma, tembellik, cahillik, alkol-sigara bağımlılığı gibi etmenlerle ortaya çikan ‘Sağlıksız Toplum- Sağlıksız Birey’ sarmalına alternatif çözümler üretmek ve uygulamak, kültürel yozlaşmanın kırılmasını sağlayabilecek yeni dinamik bir gücün oluşmasını sağlayabilmek, yaşam kaygıları ve sorunlarıyla boğuşan gençliği; evrensel toplum değerleriyle buluşturmak, sosyal beceri ve dayanışmayı desteklemek, yüksek değerlere sahip ‘dünya insanı’ olabilme özelliklerini geliştirmelerine destek olmak.”
Düşler Akademisi’nin drama-tiyatro, ritim, dans, film, fotoğraf, kişisel gelişim, enstrüman, resim ve işaret dili atölyelerinde 2010 yılı ikinci dönem çalışmaları başladı. ilk çalışma mart ayının ikinci haftasında öğle vaktinden başlayarak 3 saat boyunca Dilek Sabancı Parkı’ndaki merkezinde merak edilenler hakkında yetkililer bilgilendirme toplantısını gerçekleştirdi. Daha detaylı bilgi edinmek için Beşiktaş Belediyesi’nin 7 gün 24 saat hizmet telefon hattı 444 44 55 no’lu telefonu arayabilirsiniz.

LEVENT KÜLTÜR MERKEZİ
‘Belgesel sinema’
Beşiktaş Belediyesi’nin Belgesel Sinemacılar Birliği ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti işbirliği ile düzenlediği belgesel sinema günleri tüm hızıyla devam ediyor. Mart ayının ikinci yarısında Çarşamba akşamı “Savaştan Barışa Yeşil Gelibolu”nun gösterimi Levent Kültür Merkezi Onat Kutlar Sinema Salonu’nda yapıldı. Belgesel ile ilgili yapılan açıklama şöyle: “1994 yılında Gelibolu Milli Parkı’da yaşanan büyük yangının ardından, bir kişiden binlerce kişiye ulaşan sivil ağaçlandırma hareketinin belgeseli. İTÜ, İstanbul Üniversitesi ve Çanakkale Savaşları’na katılan ülkelerin üniversitelerinden gelen 1500 öğrencinin iki hafta içinde 250 bin ağaç diktiler. Bu gönüllü hareket, 1915’te Gelibolu’da savaşan Türk ve Anzak askerlerinin torunlarını aynı alanda, barış içinde bir araya getirmeyi başardı.”
Beşiktaş Belediyesi’nin Belgesel Sinemacılar Birliği ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ile düzenlediği “Bir Belgesel Bir Gazeteci Çay ve Simit” günlerinin yedincisinde de, Tülay Akça’nın yönetmenliğinde çekilen “Katip Çelebi” adlı belgesel gösterildi. Bir sonraki Çarşamba günü, Levent Kültür Merkezi, Onat Kutlar Sinema Salonu’nda gerçekleştirilen geceye tarihçi ve yazar Orhan Koloğlu da eşlik etti. Katip Çelebi belgeseli ile ilgili ise şunlar aktarılıyor: ‘Prof. Dr. Halil İnalcık onu, “Osmanlı modernleşmesinin öncülerinden” olarak tanımlıyor. Bu şaşırtıcı bilim adamının ilginç hikâyesi, sadece konunun uzmanlarına değil, hakkında hiçbir şey bilmeyenlere de döneminden günümüze dair pek çok şey söylüyor. Bu sebeple belgesel “Kâtip Çelebi’yi neden tanımalıyız” sorusunu merkezine alıyor ve cevabı aramak üzere çıkılan bu yolculuğa sizi de davet ediyor. Belgesel; bibliyografya, coğrafya, biyografi, tarih gibi pek çok alanda sayısız eser veren, ünlü Keşfuz Zunun’u uluslararası bilim çevrelerinde en çok alıntı yapılan eserlerden biri olarak anılan bu bilim adamının günümüzde neden hâlâ incelendiğini, bu hikâyeden bize kalanın ne olduğunu araştırıyor. Çekimleri Amerika’da ve Türkiye’de gerçekleştirilen belgeselde, aralarında Prof. Dr. Halil İnalcık, Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu, Prof. Cornell Fleischer, Doç. Gottfried Hagen gibi isimlerin de bulunduğu çeşitli bilim adamları görüşleriyle yer alıyor. Belgesel, bu isimlerle birlikte Kâtip Çelebi’nin geçmişten günümüze izini sürüyor, onu tanımaya ve anlamaya çalışıyor.’
Belgeselin detaylari ise şöyle: ‘Yönetmen: Tülay Akça. Yapımcı: Pelin Özdemir. Danışman: Yrd. Doç. Dr. Fikret Sarıcaoğlu. Görüntü Yönetmeni: Cemalettin İrken. Kurgu: Yusuf Şen- Şerife Erdoğan. Kamera: Attila Arslan. Işık: Fatih Uzunboy. Özgün Müzik: Taner Demiralp. Özel Tasarım Minyatürler: Şermin Ciddi. Süre: 46 dakika 08 saniye. Yapım Yılı: 2009.’
İNSAN VE HAYAT BAĞLANTISI ÜZERİNE SANAT
Tülay Akça ile ilgili ise şu detaylar ifade ediliyor: ‘1961 Mersin doğumlu. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden mezun oldu. 1988’den beri TRT Ankara TV Belgesel Programlar Müdürlüğü’nde prodüktör olarak çalışıyor. Hazırladığı belgesellerde “insan”ı ele almaya veya işlediği konuların “insan”la ve “hayat”la bağlantılarını öne çıkarmaya özen gösteriyor. Hazırladığı belgeseller başta Prix-Europa, 1001 Belgesel, Ankara, Alanya, Foça ve Altın Koza olmak üzere çeşitli film festivallerinin gösterim programlarında, SİYAD Yılın Belgeselleri ve ABU Belgesel Değişim Programı’nda yer aldı. Belgesel Sinemacılar Birliği üyesidir.
Filmografisinde yer alan bazı filmler şöyle: Beş Şehir (Yapımcı), Tren Penceresinden Bu Diyar (Yapımcı), Boyayla Nakışlar (Yapımcı), Antalya Müzesi (Yapımcı), Suya Dönüşen Emek (Yapımcı), Yıllar, Yollar, Yüzler: Şakir Eczacıbaşı (Yapımcı), Zengen Vadisi (Yapımcı), Zirvede Çalışmak (Yapımcı), Hurda Nakış “Minyatür” (Yapımcı), Dünyada Mekân (Yönetmen), Gurbet (Yönetmen), Karanlık Kanyon Yolunda (Yönetmen), Define Rüyası (Yönetmen), Prof. Dr. Halil İnalcık (Yönetmen), Semalarda Bir Türk Kızı: Sabiha Gökçen (Yönetmen), Yıllar, Yollar, Yüzler – Ali Ekber Çiçek (Yönetmen), Yıllar, Yollar, Yüzler – Müşfik Kenter (Yönetmen), Sessizliğin Ortasında… Gökçekısık İstasyonu (Yönetmen) (8. Altın Safran Belgesel Film Festivali Profesyonel Belgesel Dalı 2.’lik ödülü, Prix-Europa (TV Belgeseli Dalı Finalisti), Durugöl’ün Sessiz Köyü (Yönetmen), Mevlana Celaleddin-i Rumi (Yönetmen) (Türkiye Gazeteciler Cemiyeti TV Belgeseli Dalında 2007 Gazetecilik Başarı Ödülü, Türkiye Yazarlar Birliği 2007 Yılı En İyi TV Belgeseli Ödülü), Kâtip Çelebi (Yönetmen) (Türkiye Gazeteciler Cemiyeti 2009 TV Belgeseli dalında Gazetecilik Başarı Ödülü)
Belgesel Sinema Günleri’nde Mart ayının son günü ise Levent Kültür Merkezi’nde ‘Akıntıya Karşı Aziz Nesin’ adlı belgesel film gösterimi yapıldı. Sinegöz Film Atölyesi tarafından yönetmenliğinin üstlenildiği film ile ilgili şunlar söyleniyor:
“Bir yıllık bir çalışmanın ürünü olan ‘Akıntıya Karşı Aziz Nesin’ adlı belgesel, Türkiye aydınlarını konu alan bir belgesel serisi projesinin ilk ürünü. Belgesel, Aziz Nesin’i hatırlatmayı ve onun savunduğu değerleri tartışmayı amaçlıyor. Belgesel ile Aziz Nesin bir bütün olarak tartışılmaya ve anlatılmaya çalışılmıştır. Akıntıya Karşı’nın çocukluk konulu ilk bölümünde Aziz Nesin’in ailesi, çocukluğunda önemli yeri olan yakınları, adadaki yaşamı, kaygıları, hayalleri tartışılıyor. Yurtdışında onlarca ödül alan ve eserleri yaklaşık 100 farklı dile çevrilen Nesin, bir edebiyatçı olarak Türkiye’de tanınmamış, ödül alamamış, antolojilere seçilmemiştir. Ayrıca Markopaşa süreci ve Aydınlar Dilekçesi, Sivas katliamı belgeselin önemli bölümlerini oluşturuyor.

ADNAN ÇOKER
Retrospektif Sergisi

İkinci Retrospektif sergisi Nisan ayında da MKM Çağdaş Galerisi’nde sanatseverleri bekliyor. Türk Resim sanatının önde gelen isimlerinden olan Prof. Adnan Çoker, Beşiktaş Belediyesi’nin girişimiyle sergisini Beşiktaş Çağdaş’da açtı. Sergiyi Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal’la birlikte açan Çoker; “Bu salon Mustafa Kemal adına çok yakışıyor. Sergiyi hazırlarken salonun bir yaratı salonu olduğunu gördüm. Hem çok eseri birbirine zarar vermeden koyduk hem de ilk defa dört koleksiyoneri bir araya getirerek sergileyebildik, yani yeni bir eser yarattık. Ben ona “Hazırlanmış Külliye” adını verdim. Sergiyle bütünleşen bir buçuk yılda hazırlanan sergi katalogu da Türkiye’deki çıtayı yükseltti” sözleriyle sergiyi değerlendirdi.
Nisan ayında da izlenebilecek olan serginin açılışına, başta öğrencileri Mustafa Ata, Yusuf Taktak, Serhat Kiraz, Ayten Yetiş Doğu, Nevin Z. Tollu, Nur Koçak ve ondan feyz alan Bedri Baykam, Balkan Naci İslimyeli, Halis Başarır, Zeynep Rona, heykeltraş Prof. Özşen’in de aralarında bulunduğu çok sayıda sanatçı, kolleksiyoner, sanatsever katıldı. Avrupa’daki müze formatında sanat galerileri arasında yer alan ve pek çok önemli projeye ev sahipliği yapan Beşiktaş Çağdaş’taki bu sergi, Nisan ayının son gününe kadar devam edecek.

ADNAN ÇOKER KİMDİR?
Adnan Çoker, 20 Ekim 1927’de İstanbul’un 3. tepesi olan Süleymaniye’de doğmuş, 7. tepesi Samatya’da çocukluğunu geçirmiş, ailesinin isteği doğrultusunda, orta okulu Afyon Lisesinde bitirmiş ve resim öğretmeni ile İstanbul’a dönüp Güzel Sanatlar Akademisi’ne kaydolmuştur.
1945 – 51 yılları arasında Güzel Sanatlar Akademisi’nde, Zeki Kocaemmi’nin öğrencisi olmuş ve heykeltıraş Hayri Bara ile “Espas’’ çalışmaları yapmış olan sanatçı, 29 Aralık 1955 de açılan Avrupa Konkurunu kazanan tek öğrenci olarak Devlet bursu ile 5 yıl Paris’te çalışmalarına devam etmiştir. Yurda döndükten sonra Akademide, 6 yıl Müzik eşliğinde resim gösterileri ile Türkiye’de ilk performansları gerçekleştirmiştir.
1964’te Fransa bursu ile ikinci kez gittiği Paris’te W. Hayter atölyesinde gravür, goetz atölyesinde boya etütlerini sürdürürken, günümüze damgasını vuran “Siyah Fonlu’’ resimlerine başlamıştır. Aynı yılın temmuz-ağustos aylarında Salzburg yaz akademisinde Emito ve Dova atölyesinde 1 ay çalışmıştır. 1976’da Mimar Sinan Üniversitesi Resim bölümü Profesörlüğü’ne atanmış, 1977-79 arası İstanbul Resim Heykel Müzesi Müdürlüğü, 1983-85 yılları arasında ise Resim Bölüm Başkanlığı yapmıştır.

ORTAKÖY KÜLTÜR MERKEZİ SANAT ETKİNLİKLERİ

Beşiktaş Belediyesi Ortaköy Kültür Merkezi Afife Jale Sahnesi’nde oyunlar sahnelenmeye devam ediyor. Mart ayının dolu dolu geçtiği dönemde Ortaköy Kültür Merkezi’nde Nisan ayında da sanat programları hız kesmiyor. Oda Tiyatrosu’nun sahnelediği Meyhane’de isimli oyun, Mart ayının ilk haftasında ve 20 ve 27 Mart tarihlerinde tiyatroseverler ile buluştu. Bir diğer oyun da ‘Kırmızı Başlıklı Tavşan’dı. 27 ve 28 Mart tarihinde Beşiktaş Belediyesi Ortaköy Kültür Merkezi Afife Jale Sahnesi’nde minik tiyatroseverler ile buluşan oyunun konusu şöyleydi: “Anneannesini ziyarete giderken, yolu tatlı köyden geçen Kırmızı Başlıklı Tavşan tatlı köydeki en güzel pasta, kek ve tatlı tariflerinin ortadan kaybolduğunu öğrenir. Bunu üzerine hayvan arkadaşlarıyla tarifleri bulmak ve tatlı köyde yaşayanları bu zor durumdan kurtarmak için bir maceraya atılırlar.”
Afife Jale Sahnesi’nde Mart ayında yine çok konuşulan oyunlardan bir tanesi Kadınlar, Erkekler ve Çelişkiler’di. Oyunu izlerken yavaş yavaş oyun sizi içine alıyor ve bir anda oyunda kendinizi bulabiliyorsunuz. Ortaköy Kültür Merkezi’nde Mart ayının ilk ve ikinci yarısında sanatseverler ile buluşan oyunla ilgili işte şu detaylar açıklanmıştı: “Özellikle kadınlar şaşkın. Çünkü zırhları kırılıyor. Çünkü sahnede şimdiye kadar hiç görmediğiniz bir performans var. Bu oyundaki herkes sizden biri hatta sizsiniz, düğünde göbek atan adamdan, burcunun ne kadar tehlikeli olduğunu bilen kadına, karısını aldatan adama kadar… Bir tokat gibi yüzünüze çarparken şimdiye kadar başınıza gelen her şey, sizler gülmekte olacaksınız. Artık rolünüz var oyunda. Bu oyun 20 yıl öncesinde ve 20 yıl sonrasında, aşkla ilgili değişmeyen açmazlarla dalga geçen bir oyun”
Afife Jale Sahnesi’ndeki bir diğer oyun da Lady Macbeth… Oyun, Nisan ayında sanatseverler ile buluşmaya devam edecek. “Bu oyun rahatsız edecek!” diye sloganla sunulan İstanbul Sanat Tiyatrosu’nun sahneye koyduğu Lady Macbeth oyunu ile, kadınca hırsların sahne önündeki korku ve gerilim dünyasına katılacaksınız… Oyunun konusu özetle şöyle: “İhtiras yorgunu ve kadınca hırslarıyla kendisini, kocasını ve ülkesini felakete sürükleyen bir kadının öyküsü olarak karşımıza çıkıyor. Kıran kırana bir iç hesaplaşmaya tanık olacaksınız oyun boyunca…Ünlü eseri bir kadının penceresinden tüm kadınlara ve erkeklere sunan Lady Macbeth günümüz dünyasında da iyi ve kötünün bir bileşkesi olarak zamana, hırslara ve dönen çarklara parmak da basıyor.”

ZEKİNE KUNDUKAN
Çağdaş Resim Sergisi

Mustafa Kemal Merkezi’nde Çağdaş Türk Resmi’nin kalbi atıyor!.. Çağdaş Türk Resmi Genç Kuşağı Genç Ustalar Sergisi’nde Beşiktaş Çağdaş iddialı eserleri bir araya getirdi. Neredeyse yılın ilk aylarından geçtiğimiz haftalar öncesine kadar sanatseverler birbirinden farklı tabloları görebilme şansına sahip oldu. Bu çalışmalardan bir tanesi de Denizhan Özer’in küratörlüğünde Mustafa Kemal Merkezi’ndeki Zekine Kundukan’ın eserleriydi. Kundukan eserleri ile ilgili yaptığı açıklama şöyle:
‘Belleğimizi oluşturan gelenek ve görenekler, dinsel baskı, otorite ve şiddet, ataerkil yapı toplumsal koşullanmanın izleri vb. kavramlar, kendi geçmişimden aldığım kimi imgelerle yeniden bir araya geliyor. Bu bir araya gelme durumu aynı zamanda çocukluk anılarımın parçalanması ve yeniden kurgulanmasıyla yer yer pornografikleşiyor. Kişinin en canlı bellek noktasını oluşturan çocukluk yılları, işlerimin beslendiği temel kaynaklardan birisidir. Bir anlamda benim için çok “doğal ve alışılmış’’ imajları izleyiciyle paylaşıyorum. Bu paylaşım dokunulmaz olan “aile’’ kavramını sorguluyor. İşlerimde (resim, enstelasyon, heykel) tartışmaya açılan şey: otorite ve şiddetin olağanlaştığı, gelenek ve görenekleriyle; dinsel baskılarıyla harmanlanan ataerkil yapının “olağandışı manzaraları’’ diyebiliriz… Çoğu resmimde genel bir öyküleme biçimi var. Bu resimlerde izleyici bir anlamda mahremime dahil oluyor.’

SPOR HABERLERİ

İLETİŞİM HARİKASI BUNLAR!..

Şampiyonluk yolunda önünde 6-7 maçı kalan Beşiktaş maçlardan çok futbolcuların hayatı ile konuşuluyor. Özellikle Ferrari ile başlayan bu yolda İbrahim Kaş’la ilgili haberlerde diğerlerini aratmıyor. Son haftalarda, Beşiktaş’ın 4’lüsü magazinel haberlere konu olmaya başladı. Bu da camiayı derinden üzüyor. Ferrari, Nihat ve Sivok haklarında çıkan haberlerden dolayı basına oldukça tepkililer… Ferrari özel hayatıyla ilgili haberlerde başı çekerken, yönetimin bile evli olduğundan haberi olmayan İbrahim Kaş da son dönemlerde fırtınalı hayatı ve Nihat’ın 320 bin euorluk aracı gündemde üst sıralarda yer alıyor. Hele hele Sivok’un da Kasımpaşa maçında mide spazmı nedeniyle oyundan çıkması ve eleştiri oklarına hedef olması bardağı taşıran son damla oldu. Sivok’un bu olay üzerine medya mensuplarına adeta hesap sorduğu konuşuluyor..

HERŞEY ORTALARDA YAŞANIYOR

Transfer edildiği günden bu yana iyi futboluyla olduğu kadar, fırtınalı özel yaşamıyla manşetlerden inmiyor Matteo Ferrari… Gece yaşamının hızlı isimlerinden Ferrari, son günlerde çıkan haberlerin ardından Ümraniye’de bir basın toplantısı düzenledi. “Çocuk değilim, ne yapacağımı biliyorum” diye konuştu. Ancak ehliyetsiz araç kullanmak nedeniyle başarılı futbolcunun başı bayağı ağıracak gibi… Diğer yandan bir türlü beklenileni veremeyen Nihat Kahveci’nin de Fenerbahçe’nin eski yöneticisi Hakan Bilal Kutlualp’in 320 bin Euro’luk Bentley’ini satın almasıyla gündeme gelmesi dikkatlerden kaçmadı. Kahveci bunun üzerine açıklama yaptı ve parayı sadece Beşiktaş’ta kazanmadığını, yıllardır İspanya’da oynadığına da dikkat çekti. Ardından İbrahim Kaş’ın evli olduğu ve bunu sakladığı haberi gündeme düştü. Çok Güzel Hareketler Bunlar; programıyla ünlenen Neşe Sayles ile Beşiktaşlı futbolcu İbrahim Kaş’ın iki yıldır evli olduğu, Sayles’in boşanma davası açmasıyla ortaya çıktı. Tehdit iddiaları bile gündeme geldi. İşin ilginç yanı Facebook’taki sayfasına bekar olduğunu yazan Kaş, Beşiktaş dergisine verdiği röportajda da ‘Evli değilim, evlenmeyi de düşünmüyorum’ demişti. Sivok’un olayı ise traji komik bir durum… Başarılı savunma oyuncusunun yediği ayvanın başına dert açtığı yazıldı. Beşiktaş’ta aynı sezon içinde ikinci kez aynı rahatsızlık yaşandığı vurgulandı. Kasımpaşa maçı öncesi midesinden rahatsızlanan, ağrıları artınca oyunun ikinci yarısında yerini İbrahim Kaş’a bırakan Tomas Sivok’un, aynen Fabian Ernst gibi yıkanmamış ayva mağduru olduğu belirtildi. Bu mide ağrısı iddiaya göre Sivook’a Kasımpaşa maçında top oynatmadı. Ve o maçta Beşiktaş puan kaybetti.

MEDYA İLETİŞİM KOMİTESİ
İŞE YARAMADI MI?
Camia şimdi Şampiyonluk potasına giren ve son maçlarını oynayan Beşiktaş’ın bu tür haberlerle medyaya taşınmasına manidar bakıyor. Ayrıca İletişim mucizesi diye serzenişte bulunuyor. Medya İstişare Komitesi’nin işe yaramadığını dile getiren taraftar ise, “Birçok takımda neler yaşanıyor ama bu kadar çok malzeme yapılmıyor. Kartal’a gelince her şey ortalarda yaşanıyor” diyor. Sorumluların demeç vereceğine açıklama yapmasını istiyor.
(VERİ BASIN HABER AJANSI)

HER GÜN TÜM SPOR YAZARLARI RADYO BEŞİKTAŞ’TA BULUŞUYORUZ

İki yıldır olduğu gibi her gün spor yazarları Radyo Beşiktaş’ta buluşuyor. Geçen hafta’da Ömer Güvenç ve Fatih Doğan Radyo Beşiktaş’ta canlı yayında idi…
Didem Tutal’ın yönettiği programda Güvenç ve Doğan önemli sözler söyledi.
“Beşiktaş Süper Lig’de şampiyonluk yarışında kritik bir haftayı geride bıraktı ama yine de şampiyonluk iddiasını koruyabilmesi için bir o kadar daha kritik maçlarla sınav verecek.” Radyo Beşiktaş Tv’de geçtiğimiz hafta içinde Akşam Gazetesi Spor Yazarı Ömer Güvenç, Beşiktaş’ın durumunu, şampiyonluk yarışındaki yerini ve yönetimin tavrını işte böyle değerlendirdi. Güvenç daha sonra şunları söyledi: değerlendirdi:
“Eskişehirspor, eksik kadrosuna rağmen çok beğendiğim bir teknik direktöre ve takıma sahip… İyi bir takım defans anlayışı, orta sahadaki paslaşmaları, içerde ve deplasmandaki oyun tarzı kesinlikle kazanmak için oynayan bir takım şeklinde… İstanbul’da Beşiktaş İnönü Stadı’nda 15-20 bin Beşiktaş taraftarının önünde Beşiktaş gibi bir takımla ‘ben kazanmaya geldim arkadaş’ der gibi oynadı. İlk 20 dakikayı da 2-0 önde bitirdi. Bu hem teknik direktörünün hem de futbolcularının yürekli olduğunu gösterir. Aslında Rüştü olmasa belki de maç ilk 26-27. dakikada 3 veya 4-0 olacaktı, o zaman işler zorlaşacaktı. Gerçi 2-0 dan sonra da 3-2 ye çevirmek çok zor. Beşiktaş başardı. Futbolcuların bunu başarmasında da taraftarlarla sahadaki futbolcuların bütünleşmesi vardı. 2-0 olmasına rağmen ne taraftar ne futbolcular maçtan umudunu kesmedi. İnançları hırsları üç puanı kazandırdı. Şampiyonluk yolunda bana göre çok önemli bir üç puandı. Kaybetselerdi puan veya puanları yalnız puan veya puanları kaybetmekle kalmayıp moral bozukluğu olacaktı. Çok değerli bir galibiyet diye düşünüyorum. Rüştü’nün de üçüncü senesi… Takım olarak yıldızlardı ama maçta yıldızlardan birisiydi. Geldiği günden beri sanki Beşiktaşlıymış gibi formasının hakkını vermeye çalıştı. Kötü goller yemedi mi? Kim yemedi ki mesela geçen sene Volkan, Fenerbahçe’nin son maçında derbide çok hatalı gol yedi. Fenerbahçe’yi şampiyonluktan yaptı. Franco gol yedi.. Kaleciler hatalı goller yiyebilir. Takımları için nelerini verdikleri, nasıl çalıştıkları çok önemli. Beşiktaş taraftarı da Rüştü’ye sadece maçtan sonra Rüştü’ye ‘Rüştü buraya’ diye tezahürat yapmaları bana göre maçın skoru kadar çok önemliydi. Güzel bir tabloydu. Bana göre Beşiktaş taraftarı Rüştü’ye geç de olsa hak ettiği değeri verdi diye düşünüyorum.”

ÖMER GÜVENÇ: “HOCANIN SÖZLERİ KEHANET DEĞİL”
Ömer Güvenç Hocanın sözleri ile de ilgili konuştu ve
“Ben 29 Nisan açıklamalarının kehanet olduğuna inanmıyorum. Mustafa Denizli hesabını kitabını yapmadan, üst üste bu kadar kehanet olmaz… Bu gibi problemleri hesaplarıyla bilen bir kişi… Kehanet demiyorum; bu tarihi verdiyse onun bir bildiği vardır diye düşünüyorum… Çünkü çok kritik maçlar başlıyor. puanın puanların yanı sıra bırak, yenilecek veya atılacak bir golün şampiyonluk yarışında çok önemli olduğunu Mustafa hoca çok iyi biliyor. Şu anda biliyorsunuz eğer takım kötü giderse ilk faturayı hocaya keserler, sonra yönetime, sonra futbolcuya… Bu sıra bana göre çok yanlış.

FATİH DOĞAN: “BEŞİKTAŞ ŞAMPİYONLUK POTASINDA”
Radyo Beşiktaş Tv’ye Sabah Gazetesi Spor Yazarı Fatih Doğan da Beşiktaş’ın şu anki haliyle şampiyonluk potasına girdiğini ancak kritik maçlara kalmadan çok daha öncesinde zirve yarışında üst sıralara olması gerektiğinin altını çizdi.
Doğan şunları söyledi: “Beşiktaş şampiyonluk potasına bence bu hafta girdi. Bundan önce en zayıf halka olarak Beşiktaş görülüyordu. Fenerbahçe’nin Galatasaray’ı yenmesi Beşiktaş’ın Eskişehir’i yenmesi Bursa’nın maçı kaybetmesi şampiyonluk potasını da, sıralamayı da değiştirdi. Beşiktaş şampiyonluk yolunda güçlü bir şekilde devam edeceğinin sinyalini verdi. Ankaragücü, Trabzon ve Fenerbahçe deplasmanı bu 4 karşılaşma Beşiktaş’ın kaderini belirleyecektir. Bu yarışta Eskişehir’le galibiyetle başlamak 2-0’dan 3-2 ye getirmekle, 4 maçlık tarihi bir periyotun ilk ayağı başarıyla atlatılmış oldu.
Fatih Doğan Ankaragücü maçında hırslı bir takımla karşılaşılacağını ve taraftarının da bir o kadar etkin olması gerekiyor.”
Doğan sözlerine şöyle devam etti: “Ankaragücü’nün düşme durumu var ve galibiyete ihtiyacı var. Bunlar birleşince zor bir maç olduğunu söyleyebiliriz sonra Beşiktaş İnönü’de Trabzon’u ağırlayacak ardından Fenerbahçe’ye deplasmana gidecekler. Ligin hassas dönemi. Kaybedenin geriye düşebileceği bir yarış var. Bu anlamda Galatasaray kazanmış olsaydı önü çok açılacaktı. Yenilmiş olması sporseverlere, lige çok tatlı zevkle izleyebileceği bir rekabet getirdi.”
Doğan sözlerine Denizli’nin ileri ki haftalar ile ilgili açıklamalarına da şu şekilde karşılık verdi:
“Mustafa Denizli 10 tane şey söylüyorsa bu konuyla ilgili 3-4 tanesi tutuyor gerisi boş çıkıyor. Biz medya olarak abartmayı seviyoruz, geçen sefer 26 dedi 27- 28 hafta bir şeyler oldu. Bunu medyayı yönlendirme stratejisi olarak değerlendiriyorum. Sonuç kim şampiyon olmuşsa ona bakar. Ama tabi ki şu var, Beşiktaş büyük takım… Geçen sene şampiyon takım. Beşiktaş’ın buralarda olması bana göre başarısızlık. Geçen sene şampiyon olmuş oturmuş bir kadrosu olan bir takımın sezonun 25 milyon euro’luk takviye yapmış olduğu bir ortamda, sezonun ilk yarısında hiç hak etmediği puanlar kaybetti. Olmaması gereken yerlerde oldu, şimdi de bunu kapatıyor. Galatasaray’ın Bursa’nın yaşadığı sıkıntılara baktığınız zaman Beşiktaş’ın çok çok önde olması lazımdı. Ama bu avantajı iyi değerlendirmedi ama şimdi bunu tolere etme yarısı var. Beşiktaş şampiyon olmak istiyorsa bu 3 maçın ikisi kazanmak, birinden beraberlik almak en azından 7 puan çıkarmasının zorunda olduğunu düşünüyorum. Mağlubiyet geri plana itebilir.
Rüştü, Holosko’nun gol atması, Nihat’ın dönmesi Bobo’nun form tutması Beşiktaş adına olumlu şeyler… Bu da tabi ki teknik kadronun yüzünü güldürüyor.”
CANLI YAYININ TAMAMI www.radyobesiktas.tv’DE…

HOCA’NIN SÖYLEMİNE TARAFTARDAN GÖNDERME

Geçen hafta spor basınına yine Denizlinin incileri damgasını vurdu!.. Beşiktaş Teknik Direktörü Mustafa Denizli, zirve yarışında yaptığı açıklamalarıyla yine gündemde baş sıralarda yerini alıyor. Spor medyasında kehanet sözcüğünün sıklıkla kullanıldığı isim Beşiktaş Teknik Direktörü Mustafa Denizli’den çarpıcı açıklamalar son zamanlara damgasını vuruyor. Ümraniye Nevzat Demir Tesisleri’nde basın mensuplarıyla bir sohbet eden tecrübeli çalıştırıcı, ligdeki şampiyonluk yarışının kızıştığını belirterek, “Sırat Köprüsü’nden yürüyüş başladı” demişti. Şampiyonluk için puan bareminin 75 civarlarında olduğunu, bunun daha düşebileceğini ifade eden Denizli, “Artık Sırat Köprüsü’nden yürüyüş başladı. Şu anda Sırat Köprüsü’nde yürüyen (Mahşerin Dört Atlısı) diyebileceğimiz dört takım var” diye konuştu. Son inci ise hepsinden güzel: “Kuş alışıksa kafese döner!..” Bursa ile son haftada şampiyonun belirleneceği bir maça çıkabileceklerinin belirtilmesi üzerine “Bu da olasılık dahilinde” diyen deneyimli teknik adam, 4-5 hafta sonra şampiyonluk adaylarının ikiye inebileceğini kaydetti. Bir basın mensubunun “Puan kayıplarının ardından kuşun kafesten kaçtığını düşündüğünüz oluyor mu?” sorusuna “Kuş alışıksa kafese döner” cevabını veren Denizli, “Kasımpaşa önünde kaybettiğimiz puanları ne kadar arayacağımızı diğer haftalar gösterecek’ dedi.
Ancak Bursaspor’un İstanbul Büyükşehir maçındaki puan kaybı, ligi şampiyon bitirmek isteyen diğer takımlar gibi Beşiktaş’ın da yine iştahını arttırdı. Eskişehir galibiyeti ise Beşiktaş’ı yeniden şampiyonluk potasına soktu. Taraftar ise, Beşiktaş’ın Eskişehir maçındaki mücadelesine hayran kaldıklarını belirterek, 2-0 mağlubiyetten 3-2’lik sonucu yakalamanın futbolcuların ne kadar istekli olduğunu göstergesi dediler. Siyah Beyazlılar, Beşiktaş Teknik Direktörü Mustafa Denizli’nin sözlerine gönderme yaparak, “Kafesi açtık kuşu bekliyoruz” şeklinde konuştular. Taraftar ayrıca “Sonuna kadar hep destek tam destek, Kartal’ın her zaman yanındayız” diyor.

Tabata oynamadan sezonu kapattı

Gaziantepspor’dan 8 milyon Euro’ya transfer edildiği gün yer yerinden oynamıştı ve olay adam olarak nitelendirilmişti Tabata… Böylesine büyük bir maliyetle alınan Tabata Ümraniyedeki idmanda sakatlandı ve sezonu kapattı. Delgado’nun bile sözleşmesinin doldurulduğu bir dönemde Tabata’nın oynamayacak olması takımı sıkıntıya soktu.
Gerçi; Tabata bir türlü bekleneni veremediği için sürekli eleştiriliyordu. Ancak yedek kulübesininde güçlü olması Şampiyonluk yolunda önemli bir kriter olarak görülüyordu. Ayrıca, ligin ikinci yarısının başlamasıyla birlikte o da takıma katkı sağlamaya başlamıştı.. İnönü Stadı’ndaki Gençlerbirliği maçında 10 numara futbol oynadığı spor basınında yer alsa da, tam olarak bekleneni veremedi Tabata… Kasımpaşa mücadelesinde takımı ateşlediğine inanılan Tabata’nın, Eskişehir sınavında ilk 11’de olması bekleniyordu. Ancak Ümraniye’den gelen haber herkesi üzdü. Brezilyalı yıldızın idmandayken sakatlanması herkesi düşündürdü. Oyuncunun sağ kasığında ikinci derece yırtık tespit edildiği ve en iyi ihtimalle 6 hafta sahalardan uzak kalacağı bildirildi. Bu ağır sakatlığın ardından Tabata’nın da bu sezon forma giymesi neredeyse imkansız hale geldi. Muzaffer TOPAL

KARTAL YARA ALDI!.

Beşiktaş, ligin 26. haftasının açılış maçında Kasımpaşa ile deplasmanda 2-2 berabere kaldı. 62. dakikada Gökhan Güleç’in golüyle Kasımpaşa 1-0 öne geçti. 73. dakikada Ernst’in yerine Tabata ve Holosko’nun yerine de Nihat Kahveci oyuna dahil oldu. 74. dakikada Tabata’nın pasında Tello’nun golüyle maçta 1-1’lik eşitliği sağladı. 77. dakikada ise sahneye bu sefer Bobo çıktı. Tello’nun ceza sahasına attığı pasta Bobo, topa uçarak kafayla vurdu ve maçta 2-1’lik üstünlüğü sağladı. 85. dakikada ise Kasımpaşa, Şahin’in golüyle 2-2’lik eşitliği getirdi. Kalan dakikalarda başka gol olmayınca mücadele 2-2 berabere tamamlandı. Onur BAŞTUĞ

GİTTİ GİTTİ GELDİ!
Beşiktaş, Turkcell Süper Lig’in 27. haftasında Eskişehirspor’u 3-2 mağlup etti. Karşılaşmaya taraftarların müthiş desteğiyle başlayan Siyah Beyazlılar, 2. dakikada şok bir golle sarsıldı. Ferrari’den seken topu iyi takip ederek filelere gönderen Ümit Karan, takımını 1-0 öne geçirdi. Baskılı oyun karşısında hücuma çıkmakta zorlanan Beşiktaş, 20. dakikada 2-0 geriye düştü. Ernst’le Alper arasında ceza sahasındaki mücadeleyi hakem penaltı verdi. Ümit Karan penaltı vuruşunu gole çevirerek takımının ikinci golünü attı. Bu golden sonra daha ofansif bir anlayışla oynamaya başlayan Siyah Beyazlılar aldığı risklerin sonucunda çok sayıda gol pozisyonuna girdi. Beşiktaş, 31. dakikada Nihat, 59. dakikada Bobo ile skor 2-2 oldu ve Holosko’nun da oyuna girmesiyle galibiyet golü 73. dakikada Holosko’yla geldi: 3-2. Seren DEMİRHAN